14 Aralık 2019 Cumartesi

KONSİAD'ın İstanbul’da Düzenlediği 5. Konya Tanıtım Günleri 









Tarihiyle, kültürüyle, insanıyla, hoşgörüsüyle, el emeği göz nuru sanatıyla, yöresel üretimiyle ve sanayisiyle kadim şehir Konya; kadim şehir İstanbul ile Konyalı Sanayici ve İşadamları Derneği (KONSİAD)’nin İstanbul’da düzenlediği 5. Konya Tanıtım Günleri’nde buluştu.   

18 Kasım 2019 Pazartesi

KONYALILAR DERNEĞİ TARAFINDAN KONYALI HEKİM MESLEKTAŞLARIMIZIN KATILIMI İLE TERTİP EDİLEN KAHVALTILI TANIŞMA TOPLANTISI

Konyalılar Derneği tarafından Yeşilköy tesislerinde değerli Konyalı Hekim Meslektaşlarımızın katılımı ile tertip edilen kahvaltılı tanışma toplantısına katkı sunan, emek veren Konyalılar Derneği Sayın Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyeleri ile katılım sağlayan tüm meslektaşlarımıza teşekkürlerimi sunuyorum.

10 Kasım 2019 Pazar

KPDS ve YDS sorularını “kriptolu flash bellekle” çalarak, görev devşiren FETÖ’cülerle ilgili bir çalışma yapıldı mı?


KPDS ve YDS sorularını “kriptolu flash bellekle” çalarak, görev devşiren FETÖ’cülerle ilgili bir çalışma yapıldı mı?

GK Başkanlığınca uygulanan “Yabancı Dil Dinleme Sınavı” sorularının değerlendirilmesini yapan ABD’li kim? Yurtiçi uzantıları kimler?

https://twitter.com/mkulunk/status/1193475207085858816?s=20

FETÖMETRE, niye siyaset kurumunda uygulanmıyor?

FETÖMETRE, niye siyaset kurumunda uygulanmıyor?
https://twitter.com/MetinerBasin/status/1193047244397789184?s=20

29 Ekim 2019 Salı

#29Ekim Cumhuriyet Bayramı’mız kutlu olsun.


#29Ekim Cumhuriyet Bayramı’mız kutlu olsun. Cumhuriyetimizin kuruluşunun 96. yıldönümü vesilesiyle manda ve himayeyi asla kabul etmeyerek, emperyalistleri cennet vatanımızdan kovarak, Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran; Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere, Milli mücadelenin bütün kahramanları ile geçmişten günümüze vatan ve mukaddesat yolunda canını feda eden tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum.

24 Ekim 2019 Perşembe

Prof. Dr. Erkan Topuz: HAYATIMIZLA OYNUYORLAR!


HAYATIMIZLA OYNUYORLAR!

Bizim bir çiçekçi var, serada karanfil ve gül yetiştiriyor. Satmadan önce üstlerine koku sıkıyor. Doğala özdeş gül! Zavallı bülbül!

Baktım markette zencefilli gazoz da var, ithal etmiş büyüklerimiz, sağ olsunlar. İçinde zencefil var mı? Yok. Aroması da, rengi de yapay. Ama kendisi doğala özdeş.

Bizim bir çiçekçi var, serada karanfil ve gül yetiştiriyor. Satmadan önce üstlerine koku sıkıyor. Doğala özdeş gül! Zavallı bülbül!

Kayseri'nin en ünlü mantıcısına götürdüler, Kaşıkla diye bir yer. 'Yer' demek doğru değil, entegre tesis mübarek. Bir kapıdan 80 kilo giren, diğer kapıdan 100 kilo çıkıyor. "En iyi Kayseri mantısı burada" Aldım iki kutu, eve getirdim koydum dondurucuya. Bir ay sonra yemeğe kalktık, baktık mantı acılaşmış. Niye ki? Et mi bozuldu? Etin bozulması mümkün değil, çünkü et yerine soya kıyması kullanıyorlar, içinde et olan mantı neredeyse kalmadı. Acılık içindeki azot gazından geliyor. Raf ömrü uzasın diye paketlenme aşamasında azotu basmışlar mantıya. Doğala özdeş!

Bir bilgi daha: O, mantının raf ömrü uzasın diye içine konan azot gazı zamanla gıda zehirlemesine yol açıyor. Bunların hepsi doğayla özdeş gazlar. Onlara "gıda gazı" diyorlar. Azot gazı da, oksijen de istenmeyen durumlarda inert atmosfer oluşturarak gıdaların kısa sürede bozulmasını önlüyor. Mesela, taze etlere de oksijen gazı veriyorlar ki, hep taze, kıpkırmızı görünsün raflarda. Yasal bunlar, girin internete "gıda gazı" diye yazın, görün neler yediğinizi.

Markete üzüm gelmiş. Kırmızı, iri, dipdiri şeyler. Erik gibiler maşallah! Nereden geliyor bunlar? Şili'den. Şili mi? Evet! Kaç gündür buradalar? 3-5 gün oldu. Düşünün, Şili'nin bir köyünde topluyorlar bunları.

Uzun yolculuklar sonunda bizim kasabaya kadar geliyor. Bir süre bizim manavda bekliyor. Alıyorsun eve getiriyorsun, evde de3-5 gün daha, bana mısın demiyor. Hala kütür kütür. İyi ama, nasıl? Şahane şeyler var, adına ilaç diyorlar.

Üzümlere verilen bu ilaçlardan birinin etiketindeki faydaları sayalım mesela: Dane büyüklüğünü arttırır, Dane ağrılığını arttırır, Dane şeklini daha düzgün olarak değiştirir, Tam olgunlaşmadan daneye parlak sarı yeşil rengini verir. Dayanıklı ve dirençli kabuk sayesinde hasat ve hasat sonrası olabilecek yaralanmalar en aza iner, hastalıklara direnç katar. Kullanım dozu yükseldiğinde sofralık üzümlerde hasadı geciktirir. Raf ömrü uzar.

Nedir bu? Sitokinin. Büyüme hormonu. Bakın şu şansa ki, sitokinin insanda da aynı işe yarıyor. Sonra anneler şikâyet ediyorlar "ee benim çocuk erken kıllanıyor!" Bu dünya böyle hanım abla, sen üzümü alırken kıllanmazsan, çocuğun kıllanır.

Adana'da çiftçilerle çalışıyoruz. Yaz güneşi altında soğutması olmayan tankerle süt topluyorlar mandıralara. Şöföre soruyorum "Bozulmuyor mu bu sıcakta süt?" "Abi, tankere iki bardak hidrojen peroksit döküyorum, akşama kadar bir şey olmuyor." Hidrojen peroksit dediği şey kadınların saçlarının rengini açmak için kullandıkları bir kimyasal. Çok kötü değil, sadece canlıları öldürüyor. Süte koyunca bütün bakteriler ölüyor, geriye bozulacak bir şey de kalmıyor. Doğala özdeş süt!

Bu anlattıklarımın hepsi yasal. Temel problem şu ki: İnsan doğa ilişkisi değişti. İnsan yeni bir doğa kurgusu yaptı, kendini doğanın dışına aldı, doğayı alınır-satılır mal yaptı, sentetikleştirdi ve tüketime sundu. Hal böyle olunca, insan kendinin doğal bir varlık olduğunu unuttu. (Beşer işte, unutacak elbet) İnternetten pantalon, ayakkabı, peynir, arkadaş ve sevgili edinmeyi marifet bildi. Optik kabloların sunduğu hayatı da hayat bildi. İnsan artık bu! Doğala özdeş!

Emeğe saygı Lütfen!

Prof. Dr. Erkan Topuz

https://www.sha.com.tr/kahve-molasi/hayatimizla-oynuyorlar-h27383.html

18 Ekim 2019 Cuma

Kudüs yürekli şairi üstad Nuri Pakdil'e Allah'tan rahmet niyaz ediyorum.

Kahramanmaraş'ın Yedi Güzel Adam’larından biri olan, Türk Edebiyatının büyük ustalarından,  Kudüs yürekli şairi üstad Nuri Pakdil'e Allah'tan rahmet niyaz ediyorum. Ruhu şâd, kabri nur, mekânı cennet olsun.  Yüce Rabbimiz; ülkemize, İslâm âlemine, Türk dünyasına ve bütün insanlığa hizmet edenlerden razı olsun. Edebiyat dünyasının başı sağ olsun.

15 Ekim 2019 Salı

#Euro2020Yolunda #FRATUR Tebrikler Milli Takım! Teşekkürler Şenol Güneş!


2020 UEFA Avrupa Futbol Şampiyonası elemelerinde deplasmanda Fransa ile 1-1 berabere kalarak grup liderliğini sürdüren A Milli Takımımızı, teknik heyeti ve tribündeki 30000 Türk taraftarımızı tebrik ediyorum. Milli gururumuz, milli sevincimiz oldunuz. Tebrikler Milli Takım! Tebrikler Türkiye! Teşekkürler Şenol Güneş! Yolunuz açık olsun. #Euro2020Yolunda #FRATUR #millitakım

10 Ekim 2019 Perşembe

#BarışPınarıHarekatı’nda TSK’ne muvaffakiyetler diliyorum.


Vatanımızın güvenliği, milletimizin huzuru, bölgemizde barış ve selametin temini için Suriye'nin kuzeyinde PKK/YPG ve DEAŞ terör örgütlerine karşı başlatılan #BarışPınarıHarekatı’nda Türk Silahlı Kuvvetleri’mize muvaffakiyetler diliyorum. Yüce Rabbim, Mehmetçiğimizin yar ve yardımcısı olsun. Cenab-ı Allah, kahraman ordumuzu muzaffer eylesin.

2 Ekim 2019 Çarşamba

Doğum günü münasebetiyle telefonla arayarak;mesaj, e-posta ve sosyal medya aracılığı ile iyi dilek ve tebriklerini ileten tüm akraba, arkadaş ve dostlarıma ayrı ayrı teşekkür ediyorum.


Belirli ömür sermayemizden tükettiğimiz bir yılda insani sorumluluklarımızı inşallah ifa edebilmişizdir. Doğum günü münasebetiyle telefonla arayarak, mesaj, e-posta ve sosyal medya aracılığı ile iyi dilek ve tebriklerini ileten tüm akraba, arkadaş ve dostlarıma ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Yüce rabbimiz, hepinizi korusun ve eksikliğinizi göstermesin.

23 Eylül 2019 Pazartesi

Emniyet Genel Müdür Yardımcılığına atanan İbrahim Kulular: Kayseri'de FETÖ'nün yeniden yapılanmasını çökerttik.

Emniyet Genel Müdür Yardımcılığına atanan İbrahim Kulular: Kayseri'de FETÖ'nün yeniden yapılanmasını çökerttik. Ülkenin bütün kollarına yayılmış, bütün sivil kuruluşlar dahil toplumda her yere yayılmış bir örgütle mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz!‬
‪https://www.iha.com.tr/haber-emniyet-genel-mudur-yardimcisi-kulular-kayseride-fetonun-yeniden-yapilanmasini-cokerttik-802296/

16 Ağustos 2019 Cuma

İSTANBUL LEPRA DERİ VE ZÜHREVİ HASTALIKLARI HASTANESİ’NİN MÜSTAKİL HASTANE STATÜSÜNDE HİZMETE DEVAM ETMESİNE KARAR VERİLDİ!

İstanbul Lepra Deri ve Zührevi Hastalıkları Hastanesi’nin, Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi bünyesinde birleştirilmesine ilişkin alınan 18.07.2019 tarihli ve E.1466 sayılı Bakanlık Makam Onayının iptal edilerek anılan hastanelerin idari yönden müstakil hastane statüsünde hizmete devam etmelerine 11.08. 2019 tarihli ve E. 1614 sayılı Bakanlık Makam onayı ile karar verilmiş olması dolayısıyle Sağlık Bakanımız Sayın Dr. Fahrettin KOCA Beyefendiyi tebrik ediyoruz, teşekkürlerimizi sunuyoruz. Allah-ü teâlâ razı olsun. Yüce Rabbimiz, eksikliğini göstermesin.

Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da üstlendiği görev ve sorumlulukları en iyi şekilde yerine getireceğinize inanıyor; Cenab-ı Allah'tan, muvaffakiyetler diliyoruz. Allah Te’âlâ, yar ve yardımcısı olsun. Rabbim; ülkemize, İslâm âlemine, Türk dünyasına ve bütün insanlığa hizmet edenlerden razı olsun.

31 Temmuz 2019 Çarşamba

Âile Yıkan Yasalar Kalksın, İstanbul Sözleşmesi ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği İptal Olsun İMZA Kampanyası ÇAĞRISI


Türkiye’nin 11 Mayıs 2011 yılında imzaladığı 24 Kasım 2011'de TBMM'nin müzakeresiz şerhsiz kabul ettiği ve 1 Ağustos 2014 yılından beri yürürlükte olan başta İstanbul Sözleşmesi olmak üzere CEDAW, GRAVİO ve bu gibi sözleşmelerin güdümünde topluma dayatılan “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Projesi”ni ve uygulamalarını insana, insanlığa ve geleceğimize düşman olmaları nedeniyle reddediyoruz.

Devletin adil hakemliğinde, kadın ve erkeğin işbirliği sağlanarak çözülebilecek bir mesele olan kadına yönelik şiddet meselesinden, yeni bir tür “kadın sömürüsü” icat edilmektedir. Kadını ve kadına yönelik şiddeti sömürerek, şiddeti erkeğe, çocuğa, aileye hatta tüm topluma yönelten bu istanbul sözleşmesi, “kadınlara eşitlik” sloganının altına gizlenip insanın yaratılıştan gelen biyolojik kadınlık ve erkeklik cinsiyetlerini kabul etmeyen; kurgulanmış lezbiyenlik, gaylik, biseksüellik ve translık gibi eğilimleri Toplumsal Cinsiyet Eşitliği  veya Toplumsal Cinsiyet Adaleti adı altında meşrulaştıran, bu eğilimleri yeni nesillere olumlu bir şeymiş gibi dayatan projeleri, TV programlarını, medya yönlendirmelerini, eğitim faaliyetlerini red ve protesto ediyoruz!

İstanbul Sözleşmesi ve uygulamaları; erkek olmayı, aileyi ve çocuk merkezli beraberliği patolojik, hastalıklı bir hal olarak gören ve “erkeğe karşı ayrımcılığın, ayrımcılık olarak değerlendirilmeyeceğini” açıkça ilan eden bir sözleşmedir. Bu minvalde, İstanbul Sözleşmesi’ni; erkeğe zulmederek kadından uzak durmaya, erkek kadın arasında rekabet ilişkisi yaratarak aile içi huzursuzluğu ve boşanmaları körüklemeye, toplumları sapkın ve çocuksuz ilişki modellerine yönlendirip nihai olarak bir nüfus kontrol mekanizması inşa etmeye çalışan emperyalist bir “Ailesiz Toplum Projesi” olarak görüyoruz.

Bu nedenle İstanbul Sözleşmesi’nin; evlilik, aile kurma, çocuk yapma niyeti ile kadına yaklaşan erkekleri çok ağır cezalara çarptırarak evlilikten uzak durmaya zorlamasını reddediyor ve kınıyoruz!

Bir Avrupa ülkesi olan Macaristan’ın Başbakanı Victor Urban bile “İnsanlar ya erkek ya da dişi olarak doğarlar; toplumsal olarak kurgulanmış cinsiyetten söz etmeyi uygun bulmuyoruz.” diyerek İstanbul Sözleşmesi’ni imzalamayı reddedebilmişken; ucu enseste, pedofiliye, hayvanlarla sekse hatta akla hayale gelmeyen bambaşka sapkınlıklara kadar varan Toplumsal Cinsiyet Eşitliği politikalarının, Türkiye gibi Müslüman bir toplumda hayata geçirilmeye çalışılmasına hayret ediyor, DUR denilsin istiyoruz. Peru, Macaristan dur diyor.

Türkiye, bu anlamda İslam ülkeleri için rol model olarak gösterilmek sureti ile bu operasyon Türkiye’nin şahsında İslam dünyasına yönelik bir tehdittir. Bu tehdit, bu anlamda İslam toplumuna ve mazlum halklara karşı topyekûn bir saldırıdır. Bu saldırı aynı zamanda kadın haklarını savunur gibi gözükmesine rağmen kadına da bir saldırıdır. İffete karşı saldırıdır. Ahlaka saldırıdır. Kutsala saldırıdır. Bu Humonoidler ve Siborglar çağına girerken bir dünyayı büyük ölçüde bir insansızlaştırma operasyonudur. Bu saldırı aynı zamanda global bir tehdidin adıdır. Bu operasyon Lilith’in kızları üzerinden insan nesline karşı şeytani bir saldırıdır. Projelerin arkasında uluslarası emperyalist ve siyonist güçler ve 300'ler Meclisi var.

Victor Urban’ın başbakanlığındaki Macar Hükümetinin, “Her ülke kendi geleneksel aile modelini ve her çocuğun bir anne ile bir babaya sahip olma hakkını savunma hakkına sahiptir.” diyerek sözleşmeyi imzalamayı reddetmesini önemsiyoruz. Evet, mesele tam da “her çocuğun bir anne ve bir babaya sahip olma hakkını savunma mücadelesidir”, bunun altını çiziyoruz!

Bulgaristan Gençlik ve Spor Bakanı Slavço Atanasov da İstanbul Sözleşmesi hakkında “İlke olarak, kadınları şiddetten korumak taraftarıyız. Bunu tartışmıyoruz. Fakat bu sözleşme zehirli meyve içeren güzel bir şeker gibi; içinde tehlikeli metinler var.” diyerek sözleşmeyi imzalamayı reddetmişti. Fakat Bulgar’lar, bunu Toplumsal Cinsiyet Eşitliği politikalarının Bulgaristan’da kurum olarak aileyi neredeyse bitirme noktasına getirdiği bir anda ancak fark edebildiler. Bulgaristan’da doğan her 100 çocuktan 58’i artık nikâhsız, babasız, ailesiz bir ortamda dünyaya geliyor!

Bütün dünyaya dayatılan bu uluslararası proje ile evlilik dışı çocuk oranı İzlanda ve Şili’de %72’ye, İskandinav ülkelerinde, Portekiz’de, Fransa’da % 65’lerin üzerine çıktı. Fransa’da eşcinsel evlilikler, 4,5 senede 50.000 rakamını buldu. Normal nikâhla evlenenlerin sayısı ile “seviyeli birliktelik sözleşmesi” yapanların sayısı hemen hemen aynı seviyeye geldi. Evlenenlerin yarısı da tekrar boşandı.

Türkiye’de de  TÜİK’in verdiği resmî raporlara göre, evlenen her 4 çifte karşılık 1 çift boşanmış ve boşanma oranı sadece son 1 yılda %11 artmış. Yani 50 senede olabilecek değişim, sadece 2014 yılında başlayan şu birkaç senelik süreçte gerçekleşmiş. KEFEK Komisyonuna göre 2018'de 47 bin koruyucu tedbir, 357 bin önleyici tedbir kararı verilmesi; geleceğimiz ve devletimiz için insanlık için afettir.

Son 15 yılda 10 milyon evlilik, 2 milyon boşanma mevcut. Unutulmamalıdır ki aileyi korumak, dağılmış aileleri toparlamaktan çok daha kolaydır. Üstelik aile kurumunu dağıtmış hiçbir ülkenin onu yeniden toparlamayı başardığı görülmemiştir.

İstanbul Sözleşmesi'ni; “0” (sıfır) yaşındaki kız çocuklarını bile kadın sayan; “din, namus, gelenek, örf” veya “anne/babalık adına çocukların cinsel yaşamına müdahale edilemez” deyip, serbest cinselliği teşvik eden; ancak gayet iyi ve samimi niyetle 18 yaşın altında evlenmeye kalkan erkeği 8-10 yıl tecavüzcüler koğuşuna, eşini ve çocuklarını cezaevi kapılarına mahkûm eden bir sözleşme olduğu için reddediyoruz!

İstanbul Sözleşmesi'ni; arabuluculuğu ve uzlaşmayı yasakladığı için ret ediyoruz. İstanbul Sözleşmesi'ni; kadının beyanı ile erkeği tecavüzden 18 yıla kadar cezaevine atan bir sözleşme olduğu için reddediyoruz.

İstanbul Sözleşmesi'ni; her türlü kadın kadına, erkek erkeğe, toplu seks ortamlarını meşrulaştırıp, sadece birkaç gün evli kalan erkekleri bile ömür boyu nafaka cezası ile cezalandıran bir sözleşme olduğu için reddediyoruz.

Aile yıkan yasaları; boşanan babalara kendi çocuklarını haczettiren, defalarca kendi çocuğunu görmek için harç ödettiren, “ebeveyn yabancılaştırmaları” ile çocukları babalarına düşman ettiren sürece kaynaklık eden tüm aile yıkan yasaları ve  sözleşmeleri reddediyoruz.

İstanbul Sözleşmesi'ni; her türlü nikâhsız beraberliği, “normal sağlıklı birliktelik” olarak tanımlayıp anlayışla karşılayan ancak evli erkeği; tehlikeli, kötülüğe meyilli bir sadist olarak gören 6284 nolu yasa gibi yasaları içinde barındıran, üstelik bunu hukukun en temel ilkesi olan “suç ispat edilene kadar, masumiyet” kaidesini iptal ederek yapan bir sözleşme olduğu için reddediyoruz.

Rusya’nın bile 1,5 senelik bir uygulamanın sonuçlarını fark ettikten sonra, “Bizim için aileyi korumak önemlidir. Birkaç psikolojisi bozuk hanımefendiyi tatmin etmek için aile kurumunu yıkamayız. Henüz çocuk yetiştirmek için aileden daha uygun bir ortam bulabilmiş değiliz.” diyerek uygulamadan kaldırdığı 6284 nolu; erkeği kendi evinden, çocukları önünde sokağa atan, toplum önünde aşağılayan ve aileleri geri dönülmez noktaya götüren yasanın ısrarla uygulamasını protesto ediyoruz.

Bizim de çocuklarımızı sağlıklı bir şekilde büyütebileceğimiz, koruyabileceğimiz aileden başka bir çözümümüz yok! “Görmüyor musunuz?” diyoruz.

Hatırlatırız ki, beraber ihtiyarlayabileceği bir hayat arkadaşı, yaşlandığında sığınabileceği çocukları olmayan yapayalnız kadınlar için de bu dünya cennet olmayacak. “Güçlü kadın” mottosuyla ailesi ile bağı koparılmaya, eşi ile rakipleştirilip düşmanlaştırılmaya, çocuktan koparılıp bireysel bir yaşama yönlendirilmeye çalışılan kadın, kapitalist sermaye karşısında yapayalnız ve çaresizdir.

Süreç böyle devam ettiği takdirde; toplum, erkek, kadın, çocuk, devlet hepimiz kaybedeceğiz. Bundan tek kâr eden elbette çok uluslu kapitalist sermaye olacaktır!

Gelecek nesillerin hakkı adına, kendi çocuklarımızın ve torunlarımızın hakkı adına, huzur evlerinde ölüme terk edilmiş ihtiyarların hakkı adına, intihar noktasına gelmiş depresyon hapları müptelası yalnızların hakkı adına, sokaklara terk edilmiş çocukların hakkı adına, geleceğimiz adına, insanlık adına; çocukları, babaları, anneleri ve aileyi savunabilmeliyiz.

Aileye savaş açmış, toplumu ve aileyi terörize eden İstanbul Sözleşmesi’nin, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Projesi’nin ve bağlı uygulamalarının Avrupa ülkeleri gibi geri dönülmez aşamalara gelmeden iptal edilmesini istiyoruz. #ÖnceÂİLE #ÖnceAileyiKoru diyoruz.

İNSANA AİLEYE ŞİDDETİ VE CİNAYETLERİ ENGELLEMEK İÇİN AİLE YIKAN YASALAR KALKSIN!

Namuslular da namussuzlar kadar cesur olursa; ailelerimiz, ülkemiz geleceğimiz ve insanlık kurtulur.

24 Temmuz haftasını fitnenin adı: CEDAW ETKİNLİKLERİ
1/7 Ağustos İstanbul Sözleşmesi İfsadıyla Mücadele Günü/ Haftası İlan ediyoruz.

24 Kasım İstanbul Sözleşmesi’nin TBMM'de müzakeresiz şerhsiz oybirliği ile çıkaranlara #önceaile çağrısı

8/15 Mart Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Fitnesiyle Mücadele Günü/Haftası ve

2020 Yılını AİLE Yılı ilan ediyoruz.


Kamuoyuna duyurulur.


TÜRKİYE ÂİLE MECLİSİ




15 Temmuz 2019 Pazartesi

#15Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Kutlu Olsun!


#15Temmuz hain darbe girişimi; eşi benzeri görülmemiş bir ihanetin

içinde olan asker kılığına girmiş FETÖ teröristlerinin, Türkiye Cumhuriyeti’nin

anayasal düzenine, seçilmiş Cumhurbaşkanı’na, Gazi Meclis’e ve hükümete karşı
yaptığı hain bir darbe kalkışmasıdır.



Bütün dünyaya örnek olacak şekilde darbenin karşısında durmuş, feraseti ve demokrasi bilinciyle büyük bir hıyaneti, kanlı darbe girişimini engelleyen ve tarihin utanç sayfasına gömerek demokrasiye sahip çıkan milletimizin #15Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nü kutluyorum.

Dış güdümlü bir terör örgütü olan FETÖ’nün; 15 Temmuz 2016 tarihinde,  vatanımıza, milletimize, demokrasimize, istiklal ve istikbalimize kastetmiş olduğu hain kanlı darbe girişimine karşı mücadele ederken vatanı uğruna gözünü kırpmadan canlarını feda eden aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyor, darbe girişimine karşı koyan tüm kahraman gazilerimize de şükranlarımı sunuyorum.

13 Temmuz 2019 Cumartesi

Mehmet Şevket EYGİ Üstadımıza Allah’tan Rahmet Diliyorum.


İrfan ve hakikat yolunda bir ömür geçiren, Bab-ı Ali’nin onuruna düşkün, değerlerinden asla taviz vermeyen, kendine has zarif bir üsluba sahip, nezaket abidesi, inandığını yaşayan son İstanbul beyefendilerinden, kıymetli mütefekkir, münevver ve ilim adamı Mehmet Şevket EYGİ üstadımıza Allah’tan rahmet, ailesine, dostlarına ve sevenlerine başsağlığı ve sabır diliyorum. Ruhu şâdkabri nurmekânı cennet olsun. Cenab-ı Hak, çok sevdiği Hz. Peygamber (sav) Efendimize  komşu eylesin. İslam'a adanmış bir ömür yaşandı ve bitti. Geride ise hoş sâda ve Müslümanların hüsn-ü şehadeti kaldı; kendisini iyi bir müslüman ve muvahhit, ehl-i islâmdan, ehl-i imandan, ehl-i sünnetten olduğuna şahidiz. Yüce Rabbimiz; ülkemize, İslâm âlemine, Türk dünyasına ve bütün insanlığa hizmet edenlerden razı olsun.

29 Haziran 2019 Cumartesi

İrem & Fatih çiftimize; ömür boyu mutlu bir yuva diliyor, Kadıncı ve Kartal ailelerini tebrik ediyoruz.


Aile birliği; milletlerin en kutsal yapı taşı, birlik ve beraberliğin vazgeçilmez unsurudur. Gelecek için hayırlı nesiller yetiştirmek ailenin en önemli görevidir. İrem & Fatih çiftimize; bir ömür boyu mutlu, huzurlu ve bereketli bir yuva diliyor, her iki aileye de hayırlı olmasını temenni ediyoruz. Kadıncı ve Kartal ailelerini tebrik ediyor, çiftimize iki cihan saadeti diliyoruz. Allah mesut, bahtiyar etsin. Vatana, millete hayırlı evlatlar yetiştirsinler. Mutlulukları daim olsun!

18 Haziran 2019 Salı

#MuhammedMursi’ye, Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyorum.


Müstakim duruşu ve onurlu mücadelesiyle asil bir tavrın ve mü'mince bir hayatın örneği olan, Mısır'ın demokratik seçimle göreve gelen, tarihin en büyük demokrasi mücadelelerinden birini veren, Mısır halkının seçilmiş meşru temsilcisi, ilk meşru Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi, hukuksuz ve anti-demokratik bir askeri darbe sonrasında, milletinin onurunu savunurken, maruz kaldığı zulüm ve baskıyla yaşadığı zor şartlar altında yargılandığı mahkemede, hak/hakikat uğruna yaşadığı çile dolu zindan sürecinde firavunlara boyun eğmeyen; inancından ve ilkelerinden asla taviz vermeyerek şehadetle taçlanan dava adamı, #MuhammedMursi’ye, Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyorum. Allah (c.c) şehadetini kabul eylesin. Şehadetin kutlu olsun! Ailesi ve yakınlarına sabır diliyorum. Mısır halkı ve demokrasiden yana tavır koyan herkesin başı sağ olsun. Firavunlar ülkesinde dava, Mahkeme-i Kübra’ya kaldı. Zalimler için yaşasın cehennem! Allah’ın laneti zalimlerin üzerine olsun!

18 Mayıs 2019 Cumartesi

Prof. Dr. Türkan SAYLAN'ı vefatının 10'uncu yıl dönümünde sevgi, saygı, şükran ve rahmet ile anıyorum.


İnsanlık tarihinde cüzzamlı hastalara karşı oluşan kötü yargıyı ortadan kaldırmak, erken teşhis ve tedaviyi sağlamak, lepra farkındalığını artırmak amacıyla hayatını cüzzam ile savaşa adayan, 1981-2002 yılları arasında 21 yıl gönüllü olarak İstanbul Lepra Deri ve Zührevi Hastalıkları Hastanesi Başhekimliğini de yapan, değerli bilim insanı Prof. Dr. Türkan SAYLAN'ı vefatının 10'uncu yıl dönümünde sevgi, saygı, şükran ve rahmet ile anıyorum.

17 Mayıs 2019 Cuma

Cristiano Ronaldo’dan tüm müslümanlara ve insanlığa örnek davranış; Ramazan ayı dolayısıyla Filistin’e 1,5 milyon dolarlık yardımda bulundu.

Dünyaca ünlü Juventuslu futbolcu Cristiano Ronaldo’dan tüm müslümanlara ve insanlığa örnek davranış; Ramazan ayı dolayısıyla Filistin’e 1,5 milyon dolarlık yardımda bulundu. Portekizli yıldız, 2012’de Altın ayakkabı ödülünü açık artırmaya çıkarmış, kazandığı bedeli Filistinli çocuklara bağışlamıştı. Türkiye'nin en zengin iş adamı, komedyeni ve medya patronu; milyon dolarlık futbolculara daha fazla konfor sunabilmek için vatandaşlardan para topluyor, Ronaldo ise #Nakba Günü vesilesiyle Filistinlilere yardımda bulunuyor. Futbolu dışında insani yönüyle de mazlumlara karşı duyarlılığı ve merhameti hiç unutulmayacak. Hem futbolunu, hem de insanlığını hep alkışlayacağız. Yüce Allah (c.c); hidayetle insanlığını taçlandırsın, İslam ile şereflenmeyi nasip etsin!

12 Mayıs 2019 Pazar

12 Mayıs Dünya Hemşireler Günü ve 12-18 Mayıs Hemşireler Haftası kutlu olsun.



Sağlıklı toplum ve bireyler için dünyanın en kutsal ve zor mesleğini sabırla vicdanı ve merhametiyle yapan; insanların ilk nefesinde ve son nefesinde, mutluluğunda ve hüznünde, acısında ve sevincinde duygularına ortak olan, mesleklerini büyük bir fedakarlık ve insan sevgisiyle yerine getiren, sağlık sektöründe emekleri ile büyük bir yere ve öneme sahip tüm değerli hemşirelerimizin, 12 Mayıs Dünya Hemşireler Günü ve 12-18 Mayıs Hemşireler Haftası kutlu olsun. 

5 Mayıs 2019 Pazar

Roger Waters’ın Filistin için yapmış olduğu savaş karşıtı Song for Palestine

İsrail'i defalarca Filistinlilerin insan haklarını ihlal etmekle suçlayan, Filistin yanlısı BDS Hareketi’nin açık sözlü bir destekçisi ve Pink Floyd'un kurucu üyesi, İngiliz müzisyen ve besteci Roger Waters’ın Filistin için yapmış olduğu savaş karşıtı Song for Palestine

30 Nisan 2019 Salı

Venezuela halkının seçilmiş lideri Maduro'ya karşı yapılan emperyalist ABD darbe girişimini lanetliyorum.

Demokrasinin egemen olduğu toplumlarda, milli iradenin tecellisi sonucu iş başına gelmiş yönetimlere yönelik darbe girişimi, hiçbir şekilde kabul edilemez. Halkın iradesini yok sayan, Başkan Maduro'ya karşı yapılan emperyalist ABD darbe girişimini lanetliyorum. #Venezuela halkının seçilmiş lideri Nicolás Maduro‘nun yanında olduğumuzu belirtmek istiyorum. Allahın laneti, başta Amerika olmak üzere tüm zalim terör devletlerinin üzerine olsun! Allahın merhameti, adaleti, mağfireti ne kadar hak ise gazabı, laneti, kahrı da o kadar haktır!

18 Nisan 2019 Perşembe

Atalay Şahinoğlu, Rahmet-i Rahmana kavuştu


Rahmet-i Rahmana kavuşan İstanbul Ticaret Odası 15. ve 16. Dönem Meclis Başkanlığı, 13. ve 14. Dönem Yönetim Kurulu Başkanlığı görevlerini yürüten Atalay Şahinoğlu’na Cenab-ı Allah'tan rahmet niyaz ediyorum. Ruhu şâd, kabri nur, mekânı cennet olsun. Ailesi, sevenleri ile İTO camiasına başsağlığı ve sabır diliyorum. Rabbim ülkemize, İslâm âlemine, Türk dünyasına ve bütün insanlığa hizmet edenlerden razı olsun.

18 Mart 2019 Pazartesi

18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 104. yıl dönümü



18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 104. yıl dönümünde bu mukaddes toprakları bize vatan yapan, Allah’ın rızasını kazanmak, i‘lâ-yi kelimetullahı yeryüzüne hâkim kılmak için aziz canlarını feda eden tüm şehitlerimize ve ebediyete intikal eden kahraman gazilerimize Cenab-ı Allah’tan rahmet niyaz ediyorum. Ruhları şad, kabirleri nur, mekânları cennet olsun. Rabbim ülkemize, İslâm âlemine, Türk dünyasına ve bütün insanlığa hizmet edenlerden razı olsun.

16 Mart 2019 Cumartesi

Dünya, artık bu söylemlere karşı sesini yükseltmeli ve İslamofobik faşist terörizme dur demelidir!

Yeni Zelanda’nın #Christchurch kentindeki iki camide Cuma namazı sırasında gerçekleşen planlı, insanlık dışı, İslam düşmanlığından beslenen ırkçı hain terör saldırısını şiddetle kınıyor, saldırıyı gerçekleştirenleri lanetliyorum. Onlarca Müslüman kardeşimiz hunharca katledildi. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı ve yaralılara acil şifalar diliyorum. Bu saldırı, İslam karşıtlığının ve Müslüman düşmanlığının geldiği noktayı göstermektedir. Dünya, artık bu söylemlere karşı sesini yükseltmeli ve İslamofobik faşist terörizme dur demelidir!
#NewZealand #NewZealandMosqueShooting #NewZealandTerroristAttack #YeniZelanda #YeniZelandacamisaldirisi #YeniZelandaKatliam