Bizleri bir kez daha Ramazan-ı Şerif’in
rahmet ve mağfiret iklimine eriştiren Rabbimize hamd-u senalar olsun. Resul-i
Ekrem Efendimize salat ve selam olsun.
Üzerimizde; her insanın, her canın hakkı
vardır. Zira; bu dünya bizim olduğu kadar, bizim dışımızdakilerindir. Kendi
hakkımızı, ancak başkalarının hakkını koruduğumuz oranda koruyabiliriz.
Başkalarının hakkına ne kadar riayet edersek, kendi hakkımıza da o kadar riayet
edilmesini bekleyebiliriz.
Diğer yandan, on bir ayın sultanını
karşıladığımız bugünlerde mahzun ve kederliyiz. Maalesef koronavirüs salgını
sebebiyle bu kutlu misafiri, bu yıl sadece evlerimizde ağırlıyoruz.
Rabbimizin İnşirah Suresi’nde vadettiği her
zorluğun ardından mutlaka kolaylığın geleceğine dair ilahi müjdesine yürekten
inanıyoruz. Yaşadığımız bu zorlukların geçici dünya hayatının bir imtihanı
olduğunu biliyoruz.
Bu itibarla, tüm yeryüzünü etkileyen bir
musibetle karşı karşıya kaldığımız bugünlerde, Ramazan-ı Şerif’i vesile
edinerek içten ve samimi dualarımızla, insanlığın bir an önce bu musibetten
kurtulması için yüce Mevla’ya niyazda bulunuyoruz.
Bu duygu ve düşüncelerle mübarek Ramazan-ı
Şerif’i tebrik ediyor; İslam dünyasının ve tüm
insanlığın içinde bulunduğu her türlü musibetten kurtuluşuna, bütün
insanlığın huzuru ve iyiliğine vesile olmasını, Yüce Allah’tan niyaz ediyorum.
