Yüce Rabbimiz şöyle buyurmaktadır: “İçinizden sadece
zulmedenlere dokunmakla kalmayacak olan bir musibetten sakının ve bilin ki
Allah’ın cezası çok şiddetlidir.” [Enfâl, 8/25.]
Bugün, fert, toplum ve insanlık olarak ağır bir
imtihandan geçiyoruz. Hak, hukuk, ahlak, vicdan ve merhamet gibi insanı insan
yapan değerler; işgalci zalimler ve destekçileri tarafından ayaklar altına
alınmaktadır.
Gazze’de bir millet topyekûn yok ediliyor. Hastaneler,
okullar, mabetler dahi yerle bir oldu. Sadece Müslümanlar değil, onlara insani
yardım ulaştıran yardımseverler, onların şifa bulması için çabalayan sağlık
çalışanları, bu zulmü dünyaya duyurmak için çalışan basın mensupları da
katlediliyor. Yaşanan bu vahşet, sadece Müslümanların değil bütün
insanlığın ortak sorunudur. Dünyanın gözü önünde gerçekleştirilen cinayetlere
seyirci kalmak hatta destek olmak, bütün insanlığın ayıbıdır. Zira kendilerini
diğer insanlardan üstün tutan, yeryüzünü özel mülkleri gören zalimler, sadece
Müslümanların değil, bütün insanlığın geleceğine kastetmektedir. Ülkemiz,
dinimiz, dilimiz, ırkımız ne olursa olsun böyle bir katliama karşı çıkmak insan
olmanın gereğidir.
Cuma gününün fazîletleri arasında ifade edilen ve
duâların kabul edileceği bildirilen icâbet saati’ni vesile ittihâz ederek Miraç mekânı Mescid-i Aksa başta olmak üzere
Filistin, Doğu Türkistan ve yeryüzünün farklı coğrafyalarında akan kan ve
gözyaşının dindiği, başta Gazze olmak üzere zalimlerin zulmü altında inleyen
mazlumların özgürlüklerine kavuştuğu, temel insan haklarının en adil şekilde
yerine getirildiği, insanların eşit yaşam koşullarında yaşayabildiği ve
masumların zarar görmediği bir gelecek temennisiyle Cuma’nız mübarek ve alçakça
yöntemlerle tarihin en acımasız soykırımını gerçekleştiren Siyonist işgalci
terör örgütü İsrail yönetimi ile onların hamisi küresel zorbalar kahru perişan
olsun.
https://drakifakca.blogspot.com/2025/04/icinizden-sadece-zulmedenlere.html?spref=tw