Moliere son yazdığı "Hastalık Hastası" oyununu oynarken sahnede kan kusmaya başlar, yere yığılır. Herkes bunu oyunun bir parçası zannederek ayakta alkışlamaya başlar. Moliere ölüme alkışlar içinde gider. Aynı gece saat 10 sularında veremden ölür.
Kierkegaard, 'Meseller' isimli kitabında şöyle diyordu; "Sanırım dünyanın sonu, her şeyin bir şaka olduğunu sananların yükselen alkışları arasında gelecek.”
Savaşlar, açlıklar, salgınlar, ölümler, katledilen hayvanlar, doğa. Yanan, kan kusan bir dünya. Ve Kierkegaard'ın dediği gibi bir tiyatro oyununu seyreder gibi olan bitenleri seyreden biz insanlar!
Yoksa; dünyada var oluşumuzun nedenini, bir şakadan veya bir seyirlik oyundan ibaret olarak görüp, sonumuzu alkışlarla mı karşılıyoruz?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder